GEÇMİŞİN KARANLIK IŞIKLARI

Màu nền
Font chữ
Font size
Chiều cao dòng

Yaklaşık 1000 görüntülenme olmuş. Bunun için herkese teşekkür ederim. Tüm okur-chanlarıma sevgilerimi sunuyorum. Ve yeni bölüm diyorum.

Lucy:

Tüm bu duyduklarım beni şok etti. Ama onlar için üzüldüm de. Kara loncayada intikam için katılmış olmalılar. Ama onlar hala insan.

Kafam bu derece karışıkken Samanta tekrar saldırıya geçti. Hemen eski yerime tekrar saklandım. Acaba ne büyüsü kullanıyor? Tek bildiğim saldırdığında parlak şeylerin ortaya çıkması.

"Ne o? Sana geçmişimi anlattım diye acıyacağımı mı sandın? Dediğim gibi ben insan olmayı yıllar önce bıraktım."

"Ama hala duyguların var. İnsan olmak merhametle alakalı bir şey değil. Eğer gülüyorsan, ağlıyorsan, korkuyorsan, seviyorsan, değer veriyorsan, mutluysan, acı çekiyorsan, nefret ediyorsan sen de insansın."

Sanırım bu sözler onu sinir etmişti çünkü bana ifadesiz bir biçimde bakmaya başlamıştı. Aramızda yine mesafeler olmuştu.

"Bu sözlerinin bedelini ödeyeceksin. Benimle dalga geçmek ne demek göstereceğim sana sarı peri."

Etrafımdaki şeyler parlaklığını yitirmiş gibiydi. Görüntüler bulanıklaşıyordu. Miranda devam etti.

"Sana Luigi ile kullandığım büyüyü açıklamama izin ver. Biz ışık-kontrol büyüsünü kullanıyoruz. Antik bir büyüdür. Aslında zararsız bir büyüdür. Ama zamanla gelişti ve zararlı bir hal aldı. Her şekilde ışığı kontrol edebiliriz. Yönlendirebilirz, parlaklığını ayarlayabiliriz, katılaştırabiliriz, soğuk olur, sıcak olur, şekil verebiliriz ve bunun gibi şeyler. Hatta çevredeki ışığı toplayıp o yeri kapkaranlık yapabiliriz. Bu olayı sakura gibi ışığı içimizi çekerek yapıyoruz. Ama avcı büyüsü değil. Sadece benzer. Neyse şimdi ışığın gösterisini izle."

Birden etrafım karardı. Gözlerim onu aradı ama bulamadı. Sanırım bir oyun peşindeydi. Ne olduğunu kestirebilirsem iyi olurdu. Sonra bir ışık gelmeye başladı. O ışık büyüdü ve şekiller oluştu. Bu şekiller tanıdık gelmişti. Olamaz bunlar bizdik: Fairy Tail'in güçlüleri. Ve orası Tenroijima adasıydı. Peki ama neden? Burayı nasıl biliyordu? Diğer Fairy Tail üyelerini???

Sanki aklımızı okumuşlardı. Işık kontrol büyüsü değilse na- tabii ya Sarah... Biz masadayken bir şeyler dinliyor gibiydi. Muhtemelen aklımızı okuyordu. Warren'in telapatisinden daha güçlü olmalı çünkü önümdeki görüntülerle yaşananlar neredeyse aynı.

Dur biraz. Acnologia geldi. Yedi yılımızı elimizden alan ejderha. Demekki yaşadığım acıları tekrar yaşatmak istiyor. Ama ölen olmadığı için şanslıydım.

Her şey ustanın Acnologia tarafından yere düşürülmesine kadar normaldi. Sonra Natsu Acnologia'nın üstüne çıkmaya başladı. Hey... Ama... Böyle olmamıştı.

Acnologia Natsu'yu yedi. Sonra Laxus, Erza, Wendy... Hayatta kalanlar kaçmaya çalışıyordu ama nafile. Ben de dahil herkesi yemekmiş gibi yiyordu. Hatta bundan zevk alıyordu.

" (ağlar) Dur artık dur. Böyle olmamıştı dur. Onlar benim dostlarım, ailem... Gerçek değil biliyorum ama lütfen dur. Biri aynı şeyi sana yapsaydı ne hissederdin??? Luigi'ye yapılsaydı bunlar ne hissederdin???"

Natsu:

Edward acı içinde kıvrana kıvrana bayıldı. Bu adamı ben indirmeyi istiyordum. Ama olmadı ve sinirlendim. Ayrıca şaşkındımda.

Hemen onlara döndüm.

"Hey sizin burada ne işiniz var?"

"Asıl aynı şeyi sana sormak lazım."

"Ama ilk önce ben sordum."

"Artık şu çocukca tavırları bıraksan. Hem nasıl bu hale geldin? Üstü başına baksana."

"Jellal..."

"Tamam tamam sakin olun. Bunun için vaktimiz olmadığını biliyorsun değil mi Jellal?"

"Haklısın Meredy."

"Bence ilk biz başlayalım. Sonuçta acil bir durum." (Meredy)

Acil durum??? Ah doğru. Sanırım Sarah'ın etkinleştirmek için gittiği şey. Acaba neler dönüyor? Bunların amacı ne?

Minna yine kısa yazdım. Bir hafta daha yazamam diye tahmin ediyorum. Mağlum son sınavlar notlar falan... Bir an önce yarı yıl tatilinin gelmesini istiyorum.

Bạn đang đọc truyện trên: Truyen2U.Pro